‘ARTIK ÇOK BUNALDIK’

Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan hemşireler, “Artık sağlık camiası çok bunaldı. Çocuklarımıza sarılamıyoruz. Hepimiz mutsuzuz, suratlarımıza bakarsanız bunu anlarsınız” dedi.

‘ARTIK ÇOK BUNALDIK’
‘ARTIK ÇOK BUNALDIK’
Haber albümü için resme tıklayın

ÖZEL HABER / NAZİLE AKARSU

Koronavirüsle mücadelede e ön saflarda yer alan hemşirelerden vatandaşlara mesaj

SAVAŞ VERİYORLAR

Koronavirüsle mücadelede en ön saflarda yer alan sağlık çalışanları, artan vaka sayıları sonrasında yoğun bir savaş vermeye başladı. Geçtiğimiz haftalarda Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan doktorların sesini kamuoyuna duyuran Muhabirimiz Nazile Akarsu, bu sefer hemşireleri dinledi. Vaka sayılarının kurallara uyulmaması nedeniyle adeta patladığını söyleyen hemşireler, virüsle verdikleri mücadelenin çarpıcı detaylarını gazetemize anlattı.

İNSANÜSTÜ ÇABA

Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servis Hemşiresi Ömer Bozoğlu, vaka sayılarındaki artışla birlikte hastanede yoğunluğun da ciddi bir şekilde arttığını söyledi. Bozoğlu, “Maalesef insanlar rehavete kapıldı, tam normale döndük derken salgında en kötü günleri yaşamaya başladık. Bu süreçte hemşire arkadaşlarımız arasından da koronavirüse yakalananlar oldu. Şu an insanüstü bir performansla hastalara yetişmeye çalışıyoruz. En zorlandığımız konu ise hasta yakınlarının anlayışsızlığı. Bize çok zorluk çıkartıyorlar. Hasta yakınlarının acil serviste uzun süre durması, doktorları, hemşireleri meşgul etmesi işimizi çok fazla zorlaştırıyor. Acil servise akın eden hasta yakınları bulaş riskini daha fazla artırıyorlar. Daha sonra bunu evlere taşıyorlar” ifadelerini kullandı.

GENÇ HASTA SAYISI ARTTI

Acilde koruyucu ekipmanlarla çalıştıklarını bunun da kendilerini zorladığını anlatan Bozoğlu, “Sürekli ayakta kalıyoruz. Üzerimizdeki kıyafetler bir nevi askeri ekipman gibi. Ağır olduğu için de işimizi zorlaştırıyor, daha fazla gayret sarf etmemize neden oluyor. Acil servise şuanda gelenlerin çoğunu genç hastalar oluşturuyor. Hemşire başına düşen hasta sayısı birimden birime değişiyor. Acil servise her gün yaklaşık bin 500 hasta geliyor. Çalışan hemşire sayısı da 15, yoğun bakımda ise hemşire başına 3 hasta düşüyor” dedi.

‘AİLEMİZİ UNUTTUK’

SAÜAH Hemşiresi Elif Ünar, “Ben 26 yıldan beri hemşirelik yapıyorum. Bu zamana kadar bu kadar zor, kötü bir dönem yaşamadım. Çünkü bütün meslektaşlarımın özellikle acil ve yoğun bakımı hemşirelerinin iş yükü çok arttı. Hasta sayısı, hasta potansiyeli çok fazla… İnsanlara söz geçirmek çok zor. Pozitif gelen hasta bile sedyenin üstünde maskesini indirmiş bir şekilde bekliyor. Halkımız maalesef bilinçli değil, bilinçli olmadığı için de çok fazla yayılım oldu. Ben bu mesleği çok severek yapmaya başladım, kendimi geliştirmek için 17 tane sertifika aldım ama bu son süreçte üzerimizde o kadar baskı var ki işe zorlanarak geliyorum. Motivasyonumuz sıfır. Üç tane evladım var, onlara bakmak zorundayım. Evlatlarıma istediğim gibi sarılamıyorum, öpemiyorum. Onlarla vakit geçiremiyorum” dedi.

‘KİMSE BİZİ GÖRMÜYOR’

Ünar, “İnsanlar hemşire olduğumuzu duyunca bizden uzak duruyor. Biz de sadece evden işe gidebiliyoruz. Sosyal hayatımız yok. Bunu bir savaş olarak düşünürsek bizler en ön cephede savaşıyoruz. Bizler canımızı ortaya koyarak uğraşırken insanlar bize karşı çok anlayışsızlar. Biz insanlar için uğraşıyoruz ama kimse bizi görmüyor. Yaptığımız bu mesleği kimse parayla yapmaz. Ben para sıkıntısı yaşadığı, maaşımın yetmediği için Cumartesi günü de hastaneye geliyorum. Çocuklarım arkamdan bakakalıyor” şeklinde konuştu.

‘HEPİMİZ MUTSUZUZ’

“Virüsün en çok bulaşıcı olduğu yer hastane ama insanlar hastaneye toplu olarak giriyorlar” diyen Ünar, “Bankalara bile sıra ile alıyorlar ama hastaneye toplu olarak giriyorlar. Bir hastanın yanına 10 tane yakını giriyor. Bu sefer bulaş daha çok oluyor. Hasta yakınları olmasa bir hemşire 200 hastaya da bakar ama hasta yakınlarına uğraşmaktan işimiz de aksıyor. Artık sağlık camiası olarak çok bunaldık. Birçok arkadaşımızın izni yandı. Hepimiz mutsuzuz, suratlarımıza baksanız anlarsınız bunu zaten” ifadelerine yer verdi.

‘ANLAYIŞ GÖSTERSİNLER’

Elif Ünar konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Biz işin içinde oluğumuz için insanlara çok fazla tavsiyelerde bulunuyoruz ama anlamak istemeyen insan anlamayacaktır. Ancak en yakınları ölünce dinleniliyor sözlerimiz. Bizim ricamız kovid dışında insanların çok acil durumu yoksa acillere gelmesinler. Hasta yakınlarının acilleri doldurması nedeniyle bulaş riski de artıyor. Vatandaşlarımızdan bu süreçte daha fazla hassasiyet bekliyoruz. Lüften sağlık çalışanlarıyla biraz empati kursunlar ve ona göre davransınlar” dedi.

27 Kas 2020 - 09:28 - Güncel


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.

01

Hayat Eve Sığar - Radikal karar .zaruri hasta hariç ACIL kapısından içeri hatta hastanenin tüm kapısından ıçeriye sadece bir tane hasta yakını girecek,ona da refakatçi kartı vereceksin yoğunluk bitecek SADECE HASTA VE BIR YAKINIYLA SAGLIKCI MUHATAP OLACAK.NOKTA

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 27 Kasım 09:28