VİRÜS BİLE ŞOKA GİRDİ

İYİ Parti Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır, virüsle mücadeleyi yetersiz bulduğunu ifade etti.

İktidarın korona virüsle mücadele yöntemlerini eleştiren Ümit Dikbayır, “Öyle önlemler var ki, neredeyse virüs utanacak. Konut alımlarıyla ilgili adımlar, konaklama vergilerindeki indirimler, yapılamayan uçak yolculuklarında vergi indirimi. Virüs bile şoka girdi” dedi.

BU MUDUR HAZIRLIK?

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır, partisinin il binasında basın toplantısı düzenleyerek, korona virüs salgınına karşı alınan önlemleri eleştirdi. Dikbayır, “İktidar 2.5 aydır salgın hastalıkla ilgili önlemler aldığını söyleyip duruyor. Takip ediyoruz. Ancak, bugün gelinen noktada, vatandaşına birkaç ay bakacak gücü kendinde bulamıyor ve neredeyse herkesi başının çaresine bakmaya çağırıyor. Ocak ayının ortasından bu yana sürekli basın toplantısı yaptılar. ‘Bu salgına karşı hazırız’ dediler. Bu mücadele için her şeyin hazır olduğunu söyleyen iktidar, Valiliklerde koordinasyon kurulu oluşturulması kararını Mart'ın sonunda aldı. Hazırlıkları yapacak, denetleyecek, gerçekleştirecek birimler, 2.5 ay sonra bir araya getirildi. Bu mudur hazırlık? ‘2.5 ay önce hazırız’ dediler. En çok vaka ve ölüm görülen ülkelerden biri olan İran'la sınır kapısını daha 5 gün önce gece yarısı kapattılar. Bu mudur hazırlık?” diye sordu.

ŞEFFAFLIK VURGUSU

Bu dönemde en önemli ihtiyaçlardan birinin şeffaflık olduğunu dile getiren Dikbayır, “Açıkladığınız rakamlar her evde tartışılır oldu. Buradan açıkça sormak istiyorum; Türk Milleti’ni doğru bilgilendiriyor musunuz? Mesela; Kovid-19'dan kaynaklanan ölümleri ‘Zatürre’ diye kaydederek, felaketin boyutlarını gizliyor musunuz? Göçmenlere 40 milyar dolar, yani 250 milyar lira harcamakla caka satan bir iktidarın, milletine ayıracağı para sadece 100 milyar lira mıdır? Merkez Bankası'nın yedek akçesi nerede? İşsizlik fonundaki 130 milyar lira nerede? Seçim dönemlerinde ballandıra ballandıra anlattığınız o büyük ülke, o büyük devlet nerede? Biz biliyoruz ki, ülkemiz de, devletimiz de büyüktür. Yeter ki devleti yönetenler, ‘Her şey insan için, her şey vatandaşım için’ diyebilsin. Ama bu iktidarın öncelikleri başka” ifadelerine yer verdi.

BETON EKONOMİSİ

Dikbayır şöyle devam etti: “Türkiye'nin kaynaklarını, milletin parasını, doymak bilmeyen beş müteahhidin ayaklarına serdiler. Milletin parasıyla hepsi servetine servet kattı. Türkiye'den büyük gördükleri beş müteahhit ilk iş ne yaptı? İşçilerini ücretsiz izne çıkardı. O beş müteahhit emekçisini, iktidar da milletini umursamıyor. Millet ‘Kirayı, faturaları nasıl ödeyeceğim, çarkı nasıl döndüreceğim?’ diye kara kara düşünürken, akılları yine o beş müteahhide ve beton ekonomisine çalıştı. Bu dar günde bile durmadılar. Büyük israf Kanal İstanbul'un ilk ihalesini yaptılar. Bu tüketim hamlesini bir de yatırım diye yutturmaya kalkıyorlar. Yazıktır, ayıptır, günahtır. Sağlık ordumuz bu aralar sürekli boğazlara dikkat edilmesinden, virüsün boğaza yerleşmesinden bahsediyorlar. Görüyoruz ki iktidar da İstanbul'un boğazına virüs yerleştirmekte ısrarlı. Fırsat bu fırsat İstanbul Boğazı’nı da enfekte ediyorlar.”

VİRÜS BİLE ŞOKA GİRDİ

Dikyayır, “Öyle önlemler var ki, neredeyse virüs utanacak. Konut alımlarıyla ilgili adımlar, konaklama vergilerindeki indirimler, yapılamayan uçak yolculuklarında vergi indirimi. Virüs bile şoka girdi. Yazın bir kenara; patrona teşvik, millete kolonya dağıtan bu paketi de, bu paketin mucitlerini de, bu millet unutmaz. Buradan açıkça ifade ediyorum; Türkiye'yi yönetenler, karşı karşıya olduğumuz krizi değil, vatandaşlarımızın algısını yönetme peşinde. 100 milyar liralık ekonomik kalkan paketi hazırlayıp, muhtaç vatandaşlarımıza 2 milyar lira ayıran iktidar, hatırlayın, o beş müteahhitten yalnızca birinin, 500 milyon liralık vergi borcunu silmişti. Beyler; 83 milyon vatan evladının, gözünüzde, 4 müteahhidiniz kadar kıymeti yok mu?” ifadelerine yer verdi.

KDV’Yİ SIFIRLAYIN

Hala KDV ve ÖTV konusunda adım atılmadığına dikkat çeken Dikbayır, “Açıkça çağrı yapıyoruz; elektrik-su ve doğalgaz faturalarını üç ay almayın, yılbaşına kadar da faturalarda KDV'yi sıfırlayın. Hayat saraydakinden çok farklı. Size küçük görünen bu adımlar, vatandaşımıza nefes aldırır. Yıl sonuna kadar KDV'yi, ÖTV'yi kaldırsanız, milletin cebine dolaylı para koymuş olacaksınız. Bunu yapsanız, vatandaşımız 100 liralık malı 82 liraya alacak. Aldığı tek bir üründe cebine 18 lira koymuş olacaksınız” ifadelerine yer verdi.

‘SÖZLER TUTULMADI’

“Bırakın yeni adımlar atmayı, verilen sözlerin bile tutulamadığı bir süreç yaşıyoruz” diyen Ümit Dikbayır sözlerini şöyle sürdürdü: “26 Mart tarihinde KDV beyannameleri ertelendi, ancak muhtasar ödemelerinin tahsilatı yapıldı. 31 Mart 2020 SGK ödemeleri ertelenmedi. Geçici vergi beyannameleri ve ödemesi ertelenmedi. Kurumlar vergisi beyannameleri ertelenmedi. Esnafımıza verileceği söylenen kredi için istenen evrak ve şartlara baktığınızda da açıkça hile görünüyor. Aranan şartlara sahip olan bir esnafın zaten krediye ihtiyacı olmaz ki. Devlet göz boyamak için değil, derde derman olmak için vardır. Bu konunun takipçisi olacağız.”

TAM KARANTİNA ÖNERİSİ

Konuşmasının devamında ülke genelinde acilen tam karantina uygulamasına geçilmesi gerektiğini ifade eden Dikbayır, “Bu virüsle, mücadelede bilim insanlarının açık ve net çağrısıdır. Bu çağrıya kulak verin ve Türkiye'yi bir an önce tam karantinaya alın. Aksi halde yaşayacağımız felaketin vebali iki cihanda da üzerinizde olacaktır” ifadelerine yer verdi.

YALAN HAVASI

Tarımdaki sıkıntılara da değinen Milletvekili Dikbayır, “Malumunuz, destek paketinde adı hiç anılmayan çiftçilerimiz için kritik günler. Bu dönemde ekilmesi gereken tohumlar, fideler var. Market rafları şu an dolu görünebilir. Ancak çiftçimize omuz verilmezse, 2 ay sonra o rafları da, manav tezgahlarını da maalesef boş göreceğiz. O raflar doluysa çiftçimiz sayesinde dolu. Ve çiftçilerimiz bu aralar tarlaya inemezse, önümüzdeki dönemin ürünlerini bulmak hayal olacak. İthal ürünle meseleyi çözerim havası, yalan bir havadır.

MİLLET AÇ KALACAK

Dikbayır, “Bakın, buğday ihtiyacımızın büyük bölümünü ithal ettiğimiz Rusya, kendi derdine düştü ve buğday veremem diyor. Dünyanın tahıl ambarı Anadolu'yu, buğdayın yüzde 80'ini ithal etmek zorunda bırakan tarım politikalarınızın ceremesini çekeceğiz. Buğday demek ekmek demektir. Tehlikenin farkında mısınız? Bir an önce adım atın. Çiftçimize omuz verin. Yoksa, evde kalmak zorunda kalan milletimiz, üstüne bir de aç kalacak. Bugün tıbbi bir mücadele içindeyiz. Yarın gıda sorunu yaşamamak için, vakit kaybetmeden çiftçimize omuz verip, tarlaları sürdürmeli, tarımsal mücadeleyi başlatmalıyız” şeklinde konuştu.

BORÇLAR ERTELENSİN

Ziraat Bankası’nın çiftçilerin borçlarını 1 yıl süreyle ertelemesi gerektiğini ifade eden Ümit Dikbayır, “Tarım Kredi Kooperatifleri üzerinden çiftçilerimize uzun vadeli ve faizsiz kredi imkanı sağlamalıdır. Unutmayalım ki, bir süre sonra en önemli gücümüz tarlalarımız ve çiftçilerimiz olacak. Sonuç olarak, devlet devletliğini yapmak, bu zamanda bir ana bir baba olmak zorundadır. İyi zamanda emeğiyle alın teriyle vergisiyle devletinin hazinesini dolduran aziz milletimizin, kötü günde bu güce, bu desteğe ihtiyacı vardır, ve hakkıdır. Ama bunun için vatandaşımızı, milletimizi öne alan bir yönetim anlayışı şarttır” dedi.

TAŞ MI YESİNLER?

Dikbayır, sözlerini şu şekilde tamamladı: “İktidara bir kere daha sesleniyoruz; vatandaşlarımıza, kendi olağanüstü halinizi ilan edin demek, başınızın çaresine bakın demektir. Milletimizi, bankaların, patronların inisiyatifine bırakamazsınız. Tamam vatandaşlarımız evde kalsın. Evde kalsın da, çoluk-çocuk evde taş mı yesin kardeşim? Soysal devlet demek, devlet ana demektir, devlet baba demektir. Devlet vatandaşının sağlığını, güvenliğini, huzurunu sağlamak, derdine çare bulmak zorundadır. Devleti yönetmek ciddiyet ister. Algı yönetmeyi bırakın, artık devleti yönetin. Biz İYİ Partililer olarak, atılacak her olumlu adımı destekleyeceğimizi, bunun yanında, vatandaşımızın aşı, işi ve hakları için de gerektiğinde feryat edeceğimizi, ve sonuna kadar takipçisi olacağımızı ilan ediyoruz.” /Murat Solmaz

30 Mar 2020 - 23:45 - Güncel


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.