15:10 - Tarım ve Teknoloji Fakültesi kuruluyor
14:00 - ŞEHİRDE NE VAR NE YOK?
15:58 - Üretici alarmda
15:30 - ‘Martın sonu bahardır’
15:22 - SEDAŞ’tan kesintiye anında müdahale
14:43 - ‘Marka olma yolunda ilerliyoruz’
10:48 - Sakarya’da doğalgaz sorunu yok
10:36 - Yük gemisi karaya oturdu
09:56 - ÖLDÜK ÖLDÜK DİRİLDİK 3-2
15:54 - Trafik eğitimleri devam ediyor
Yeşilay tarafından Sağlık Bakanlığı’nın desteğiyle 26-27 Kasım’da gerçekleştirilecek “2. Uluslararası Uyuşturucu Politikaları ve Halk Sağlığı Sempozyumu’nda, bağımlılıkla etkin mücadele ele alınacak.
MÜCADELE KARARLILIĞI
Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, Sağlık Bakanlığı’nın desteğiyle 26-27 Kasım’da gerçekleştirilecek “2. Uluslararası Uyuşturucu Politikaları ve Halk Sağlığı Sempozyumu”na ilişkin açıklamalarda bulundu. Uyuşturucu bağımlılığını, halk sağlığı tehdidi olarak gördüklerine dikkati çeken Öztürk, “Halk sağlığının temelinde hastalık olmadan koruyucu hizmet verebilmek önemlidir. Bağımlılıkta da bağımlı olmadan bireylerin nasıl engellenebileceği ve farkındalık oluşturulabileceği konusu önemlidir. Özellikle madde bağımlılığını bir sağlık tehdidi olarak görüyoruz. Madde bağımlılığının oluşturduğu bu sağlık tehdidinde hangi tedavi yöntemleri ve modern yaklaşımlar şu anda uygulanıyor, sempozyumda onları ele alacağız.” diye konuştu.
DÜNYA TESLİM OLUYOR
Öztürk, madde bağımlılığında tıbbi tedavi, rehabilitasyon ve psikososyal destek gibi uygulamalar hakkında 13 ülkeden 55 bilim insanının sempozyumda sunum yapacağını anlattı. Madde bağımlılığının kültürlerden ve inançlardan bağımsız, bir dünya sorunu haline geldiğinin altını çizen Öztürk, “Maalesef dünya bu anlamda bir teslim oluşa doğru gidiyor. Yeşilay olarak bizim buna her platformda itirazımız var. Yeşilay mantalitesi olarak bağımlılıklara teslim olma taraftarı değiliz. Çünkü bazı ülkeler bazı maddeleri serbest bırakma peşindeler. Yani ‘Biz baş edemiyoruz, bunun yasaklanmasından vazgeçelim, belli bir sınırlama getirelim, serbest bırakalım’ diyorlar. Biz buna kesinlikle karşı çıkıyoruz. Çünkü bu başka bir maddenin de yine serbest kalması sonucunu doğurur ki bu mücadeleyi kaybetmek ve bağımlılıkla ilgili maddelere esir olmak demektir” ifadelerine yer verdi.
MİLLİ EĞİTİMLE İŞBİRLİĞİ
Yeşilay’ın, kuruluşu yaklaşık 100 yıla dayanan köklü bir sivil toplum kuruluşu olduğunu ve çalışmalarında önemli partnerlerle iş birliği yaptıklarını dile getiren Öztürk, madde bağımlılığıyla ilgili yaptıkları önleyici hizmet ve koruyucu faaliyetlerle tedavi ayağında devlet desteğini her zaman arkalarında gördüklerinin altını çizdi. Prof. Dr. Mücahit Öztürk, okullarda Milli Eğitim Bakanlığı’yla (MEB) imzaladıkları protokol kapsamında çalışma yürüttüklerini aktararak, şu bilgileri verdi: “Yeşilay, MEB’deki rehber öğretmenleri eğiterek, dünyada örneği olmayan çok büyük bir eğitim programı yapıyor. Bu eğitim programımızla yaklaşık 13 milyon çocuğa ulaştık. Açtığımız ayaktan tedavi merkezleri olan Yeşilay Danışma Merkezleri’nde (YEDAM) özellikle danışanlarla ilgili olan süreçte Sağlık Bakanlığı’ndaki Alkol ve Uyuşturucu Madde Bağımlıları Tedavi ve Araştırma Merkezi (AMATEM) ve Çocuk ve Ergen Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi’yle (ÇEMATEM) iş birliğimiz var. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı ile yaptığımız bütün çalışmalarda devletin kurumlarıyla güçlü bir sivil toplum kuruluşu olarak iş birliği içerisindeyiz.”
MEDYA EĞİTİMLERİ
Madde bağımlılığı konusunda medya dilinin de düzeltilmesi gerektiğini vurgulayan Öztürk, bu konuda Anadolu’daki yerel medyaya bilgilendirici seminerler verdikleri, İstanbul’da da merkez medyaya seminer vermeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi. /AA